Bilim Arastirma Vakfi, Türkiye'de evrim teorisi hakkindaki ilk uluslarasi konferansi gerçeklestiriyor. Bu önemli organizasyona California'daki "Institute for Creation Research"den dünyaca ünlü iki otorite; Prof. Dr. Duane Gish ve Prof. Dr. Kenneth Cumming konusmaci olarak katilacaklar. Türkiye'nin saygin bilimadamlarindan Prof. Dr. Cevat Babuna'nin da konusmacilar arasinda oldugu konferansta evrim teorisinin bilimsel kriterler ve son bulgular isiginda analizi yapilacak ve tutarsizliklar gözler önüne serilecek. Konferans, Istanbul Cemal Resit Rey Konser Salonu'nda 4 Nisan 1998 günü saat 14:00'te basliyacaktir.

EVRIM TEORISI HAKKINDA... Yüzelli yil kadar önce yalnizca bir varsayim ve iddia olarak öne sürülen evrim teorisi bugüne kadar hiçbir bilimsel bulgu veya deney tarafindan dogrulanamamistir. Tam tersine, teorinin iddialarini dogrulamak için basvurulan tüm yöntemler böyle bir teorinin gerçekliginin olamayacagini kanitlamistir. Laboratuar deneyleri ve olasilik hesaplari, canliligin yapitasi olan proteinlerden tek bir tanesinin bile tesadüflerle olusamayacagini ortaya koymustur. En küçük canli birimi olan hücre ise -evrimcilerin iddia ettigi gibi- ilkel ve kontrolsüz dünya kosullarinda rastlantilar sonucu olusmak söyle dursun, 20.yüzyilin en gelismis laboratuarlarinda bile sentezlenememistir. Yillar süren arkeolojik çalismalarda bulunan fosiller arasinda, evrimin öne sürdügü gibi, canlilarin ilkel türlerden gelismis türlere kademe kademe evrimlestigini göstermesi gereken ara geçis formlarina bir türlü rastlanamamistir. Sonuçta evrimciler, büyük bir gayretle evrime delil toplamaya çalisirlarken, bizzat kendi elleriyle evrim diye birseyin olamayacagini ispatlamislardir. Ancak, sokaktaki insan bugün bile bu teoriyi, aynen yerçekimi kanunu ya da suyun kaldirma gücü gibi ispat edilmis bir gerçek sanir. Çünkü basta da belirttigimiz gibi, evrimin halka yansitilan yüzü gerçek yüzünden çok farklidir. Pekçok kimse, son gayretlerle ayakta tutulmaya çalisilan bu teorinin ne kadar çürük temellere dayandigini, bilim tarafindan nasil her asamada yalanlandigini, desteksiz varsayimlar, tarafli, gerçekdisi yorumlar, çarpitmalar, aldatmacalar, hayali çizimler, psikolojik telkin yöntemleri ve sayisiz sahtekarlik ve göz boyama tekniklerinden baska bir dayanagi olmadigini bilmez.

Bazi Basliklar

GEÇERSIZ DENEYLER: Teorinin 1950'lerden beri delil olarak öne sürdügü yegane deneyin geçersiz oldugu bizzat Stanley Miller tarafindan açiklandi. YIKICI MUTASYONLAR: Mutasyon teorisinin iflasi... Büyük umutlar baglanan mutasyonlarla yeni yeni türlerin ortaya çikmasi teorisi labaratuarlarda yapilan deneyler sonucunda nasil çöktü. Mutasyona ugratilarak hilkat garibesi haline dönüsen canlilar... HAYALI RESIMLER: Kamuoyunu yaniltmak ve evrimin kesin bir gerçek olduguna ikna etmek için yapilan hayali çizimler. AKIL ALMAZ TEORILER: Uçusun kökeni hakkinda yapilan hayali çizimler. Yalnizca göz boyamadan ibaret olan bu hipotezler, hiçbir sekilde fosil kayitlarindaki bulgularla desteklenmemektedir. MAYMUN FOSILLERI: Evrimcilerin insanin evrim geçirdigini ispatlamak için kullandiklari fosillerin çogu bugünkü hemcinslerinden farksiz olan nesli tükenmis maymunlar. Nesli tükenmis maymunlari insanin atasi olarak gösteren evrimciler bunlardan daha eski insan fosilleri bulduklarinda nasil açmaza girdiler?

SAHTE FOSILLER: Teorilerine delil bulamayan evrimciler ne tür sahtekarliklara basvurdular? Kendi fosillerini kendileri üreten açikgöz evrimciler. SAHTE ARA-GEÇIS FORMLARI: Evrimcilerin denizlerden karaya ve karadan havaya geçis oldugunu ispatlamak için kullandiklari fosiller niçin geçersizdir? PROPAGANDA YONTEMLERI: Yanlis oldugu defalarca ispat edilmis olmasina ragmen en popüler dergilerin evrim üzerinde israr etmesinin nedenleri nelerdir? YASAYAN FOSILLER Sözde her canli evrim- lesirken yeryüzünün en eski sakinlerinin hala ayni biçimde yasiyor olmalari evrim açisindan nasil bir çikmaz 100 milyon yillik karinca fosili. 150 milyon yillik bir yengeç. 50 milyon yillik bir yarasa. PROTEINLERIN VARLIGI TESADUFLE AÇIKLANAMAZ Evrim teorisi daha tek bir proteinin meydana gelmesini açiklama asamasinda çikmazda.. Ihtimal hesaplari, protein gibi kompleks bir molekülün tesadüfen olusmasinin imkansiz oldugunu ortaya koyuyor.

Kamuoyunun bilmedigi bazi noktalar

Evrim teorisi daha aminoasitlerin olusumunu açiklama safhasinda tikaniyor.. Degil hücrenin, tek bir protein molekülünün bile tesadüfen olusmasi matematiksel olarak imkansiz.. Evrimciler, nesli tükenmis binlerce maymun türünün kafatasi ve iskelet kalintilarini küçükten büyüge dogru dizip insanin evrim agaci diye sergiliyorlar... Milyonlarca yil öncesine ait fosilleri bulunan ari, hamam böcegi, karinca, çekirge, örümcek s. gibi birçok canli günümüzde yasayan örnekleriyle tipa tip ayni ve bu nedenle evrimciler böcekler ve bitkiler konusuna yanasmaya cesaret edemiyorlar... Günümüzde ulasilan bilimsel ve teknolojik düzey ve her geçen gün elde edilen arkeolojik bulgular karsisinda evrimin öne sürdügü delillerden tek birinin bile geçerliligi kalmadi... Teorilerini destekleyecek tek bir somut kanit bile bulamayan evrimciler, sayisiz kereler sahtekarliklara (sahte deneylere, sahte fosillere, sahte çizimlere) basvurdular. Dahasi bu sahtekarliklar ve benzeri sayisiz çarpitmalar hala pek çok kitap - buna ders kitaplari da dahil- ansiklopedi, dergi ve yayinda evrimin delili olarak gösteriliyor... En fanatik evrimciler bile, pek çok açmaz karsisinda evrimin tutarsizligini ifade eden, samimi itiraflarda bulunuyorlar... Dogada ki, tüm canlilar apaçik, bir yaratilisa yani Allah'in varligina ve kudretine isaret ediyor..